Fitil – Kupa Kaçtı Oyunu

  • Bu konu 0 yanıt içerir, 1 izleyen vardır ve en son 2 yıl önce Elfen tarafından güncellenmiştir.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #16909
    Elfen
    Üye

    FİTİL-KUPA KAÇTI

    Eskiden kış geceleri aileler arasında oynandırdı. Kupa ası ile papazını alan büyük babalann, ak saçlı ninelerin, kına­lı parmaklı dadı kalfaların almlarına, çocukların burunlarının ucuna, genç kızların yanaklarına yakılmış şişe mantarı ile damgalar vurulur, alınlarda, yanaklarda siyah benekler sırala­nırdı ve her damga vuruş, dakikalarca gülüşmeye sebep olur, genç kızların berrak kahkahaları ile, babaların, ninelerin ök­sürüklü ve nezleli gülüşleri birbirleri ile sarmaş dolaş olurdu.

    Bugün, evlerde fitil oynayan büyük babalarla, alev alev gözlü, büyülü sesli genç kızlar, melul bakışlı dullar, haşarı çocuklar kalmadı. Kumarbazlar, bu eğlenceli, aris­tokrat oyuna da musallat oldular, evlerden kahvelere, gazi­nolara götürdüler, eğlence mahiyetinden çıkardılar, para ile oynanan oyunların, pokerin, bakaranın, piketin, be- zik’in, briçin arasına soktular.

    Şimdi ihtiyarından toy çocuklara varıncaya kadar hep­si de, bu oyunların esiri oldu.

    Fitilde esas

    Fitil, 52 kağıtla oynanılır. Oyun sayı esasına göre ya­pılmıştır. Fakat, sayı esasına bağlı bütün oyunlarda sayı alanlar, sayı miktarını daha evvel dolduranlar partiyi ka­zandıkları, galip sayıldıkları halde, bu oyunda sayı alanlar kaybederler, yenilmiş sayılırlar. Bunun için, fitili çok he­saplı oynamak, sayı almamaya dikkat etmek, kağıtları bu noktayı göz önünde tutarak idare etmek gerekir.

    İlk bakışta basit görünmesine rağmen, fitil çok ince, hesaplı ve nihayet zekaya dayanan bir oyundur. Kumar­bazlar arasında söylenilen:

    -Fitil bilen iyi briç oynar!

    Sözü, bu oyunun briçe yakın olduğunu gösterir.

    Değerli ve değersiz kağıtlar:

    Karo, maça ve ispati cinslerini teşkil eden 30 kağıdın fitilde, itibari sayıları yoktur. Bunlar, yalnız oyunun seyri­ne yardım ederler. Yegane rolleri oyunu yürütmekten iba­rettir.

    İtibari sayıları olan cins kupalardır. Esasen, oyunun sayılarını kupalara verilen sayı kıymetleri teşkil eder. Bü­tün sayı miktarı 20’dir.

    Sayılar 13 kupa arasında şu şekilde bölüşülmüştür:

    5 Kupa ası, 4 Kupa papazı, 1 Kupa kızı, 1 Kupa valesi, 1 Kupa onlusu, 1 Kupa dokuzlusu, 1 Kupa sekizlisi, 1 Ku­pa yedilisi, 1 Kupa altılısı, 1 Kupa beşlisi, 1 Kupa dörtsü, 1 Kupa üçlüsü, 1 Kupa İkilisi

    Kaç kişi oynar, kaç kağıt dağıtılır?

    Üç, dört ve altı kişiye kadar oynanılabilir. Bazı yerler­de sekiz kişi birden oynandığı da olur. Fakat pek tatsız ve heyecansız olur.

    Fitil, esasen dört kişi olarak tertip edilmiştir. Altı ve sekiz kişilik partiler sonradan oynanılmaya başlanmıştır.

    Oyunda, cimdallı, pastıra, iskambil ve benzerlerinde olduğu gibi ortaklık yoktur. İki, üç ve dört kişi ortak oy­nayamazlar. Herkes kendi hesabına oynar. Dört kişilik partilerde, her oyuncuya on üçer kağıt dağıtılır, altı kişi­de kupadan başka cinslerden kağıtlar kabili taksim ol­madığı için dört küçük kağıt çıkılarak sekizer kağıt tevzi edilir.

    Üç kişilik partiye gelince, oyunun esasında böyle bir teşekküle yer verilmemiştir. Kupa kareleri üçer kişi olarak kurulmaz. Mutlaka dört kişi olmak gerekir. Aradan biri çı­kınca üç kişi olarak devam edilir. 0 zaman da maça veya karo ası çıkarılır. Üç oyuncu da 17 şer kağıt alırlar Maça kızı fitil de maça ası çıkarılmaz.

    Burada bir noktaya değinmek gerekir:

    Kumarbazlar, avantacılar üç kişilik fitil partilerini dört kişiliklere tercih ederler, çünkü, üç kişilikte bire karşı iki kazanmak vardır. Bunun için son yıllarda üç kişilik parti­ler revaç bulmaya başlamıştır.

    Kağıtları birer birer dağıtmak kupa kaçtı’nın başta gelen kurallarından olduğu halde, ilk önce ikişer defa beşer, sonra üçer yahut sekizer, beşer, onar, yedişer dağıtılmaktadır. Bu dağıtma tarzı doğru değildir, muhakkak birer birer dağıtıl­malıdır. Bu suretle iskaleta hilesinin önüne geçilebilir.

    Kimler kazanır, kimler kaybeder?

    Dört kişilik oyunda, iki kişi kazanır, iki kişi kaybeder. Oyunculardan biri sayıyı doldurur, oyundan çıkarsa üç kişi devam etmeğe mecburdur. Üç kişiden biri de sayıyı ta­mamlar, çıkarsa, o zaman birinci ile ikinci çıkan oyuncu­lar, yenilmiş, partiyi kaybetmiş sayılırlar. Ötekiler az sayı­da kaldıkları veya hiç sayı almadıkları için galip ve ka­zançlı kalırlar.

    Doğrudan doğruya üç kişi olarak başlanılan partide, oyunculardan biri sayıyı doldurur, çıkarsa, ya iki kişi, o- nun kaybettiği parayı taksim ederler, yahut kalanlardan ki­min sayısı daha azsa, bütün parayı o alır, ötekine bir şey vermez.

    Bunun başka bir şekli de şudur:

    Bir oyuncu sayısını tamamlayıp kaybettikten sonra, kalan oyunculardan hangisinin sayısı azsa, ikisinden de kazanır. İşte kumarbazların:

    -Bire karşı iki!

    Dedikleri budur. Bu da konuşmaya, anlaşmaya bağlıdır.

    Fitil şöyle oynanılır:

    Kağıtların dağıtımından sonra, ilk olan oyuncu ortaya bir kağıt, mesela; karonun papazını oynar.

    Diğer üç oyuncu aynı cinsten kağıt vermek zorunda­dır. Papazı beyle tutmak, tutmamak ihtiyaridir. Oyuncu mütemadiyen karo oynamakta ısrar ederse, tutmak mecbu­riyeti gerçek olur. Küçük kağıtlar verilirken, büyükler elde kalır. Bu itibarla, daima cide büyük“kağıt bulundurmamak gerekir. Oynanılan kağıtları kupalar müstesna, çünkü onlar sayıdır ilk evvel büyüklerle almalı, küçükleri saklamalıdır. Fitilde en iyi, en makbul kağıtlar, küçük sayılı kağıtlar, İkililer, üçlüler, dörtlülerdir. Papazlar, kızlar, valeler, onlu­lar makbul kağıtlardan değildir.

    İstenilen cinsten elde bulunmazsa, mutlaka kupa vermek gerekir. Kupanın ası, papazı varsa ilk önce ası, sonra papazı vermek mecburidir. Bunlar varken başka kupa verilemez.

    Bazen öyle anlar olur ki, büyük kağıtları vermemek i- cap eder. Bu anlar, tehlikeli, yani yirmi sayı almak ihtimali olan, kupa asının, papazının, kızının ve valesinin elde bu­lunduğu zamanlardır. Bunlarla beraber, asından başlayan seri halinde maçalarla bir ispati İkilisi de elde bulunmakta­dır. O zaman, maçalarla kupaları toplamalı, dışarıda hiç koz bırakmamalı, sonra ispati İkilisini oynayıp eli başkası­na vermelidir. Bu şekilde 9 sayı alınır, 11 sayı da başkası­na verilebilir. Böyle anlarda hesaplı oynamak, çıkan kağıt­ları hesap etmek gerekir.

    Kupadan başka kağıt oynamak mecburiyeti yoktur. İlk el müstesna olmak üzere, her oyuncu istediği zaman, istedi­ği elde tabi ki oynamak sırası kendinde olduğu zaman kupa oynayabilir. Anlaşma yapılırsa ilk elde de kupa çekilebilir.

    Kurallar

    • Oyuncular, kendi aldıkları kağıtlardan masada, baş­kasının kağıtlarını açtırıp bakamazlar. Oyuncular kendi al­dıkları kağıtlara dahi bakamazlar.
    • Oynanan kağıtları büyükten büyüğe atmak, büyüt­mek mecburi değildir.
    • Kupa ası oynanırsa papazını vermek zorunludur. Maça kızı fitil de bu zorunluluk yoktur. Konuşulursa vardır.
    • Çok sayı almamak için oyunu “Kollabura” etmek gerekir.
    • Korumacılık iyi bir şey değildir. Başkasını kurtar­mak isterken, kendi kaybeder.
    • Kaybetmemek için planla oynamak, iyi hesap et­mek, düzgün hareketler yapmak gerekir. Bu şekilde oyna­yanlar yüzde seksen kazanırlar. Kayıp ihtimali yüzde yir­miye iner.
    • Fitilin birinci şartı tamahkar olmamak, bir iki sayı almaktan çekinmemektir. Bazı anlar olur ki, ikinci defa oynanılan bir kağıda, oyuncunun biri kupanın valesini ve­rir. Başka bir oyuncuda da o kağıdın ası ile İkilisi vardır. Bir sayı almamak için İkiliyi atar. Üçüncü defa yine o ka­ğıttan oynanırsa, bu sefer başka bir oyuncu kupa asını ve­rir. îşte bir sayı almamak için, İkiliyi vermesinin cezası o zaman anlaşılır. Bire karşı beş sayı almak mecburiyeti ha­sıl olur. Sonradan çok sayı almamak için, ilk önce bir iki sayı almaktan çekinmemeli, bir sayı için, ikili, üçlü gibi en değerli, en mühim kağıtları elden çıkarmamalıdır.

    Hile nasıl yapılır?

    Fitilin hileleri şunlardan ibarettir:

    • Telgraf
    • Ortak oynamak
    • Küçük kupaları kucakta saklamak, sonra kavanço et­mek.
    • Sirkafla oynamak.

    Telgraf hariçten verilmez. Dört kişilik karede iki kişi ortak olur. Aralarında kararlaştırılan şekilde birbirlerine ellerini haber verirler. Birinin vaziyeti tehlikeli ise ortağı kupa oynamaz, as, papaz onda ise sattırmaya, yani başka­sına yüklemeye çalışır.

    Fitil telgrafının muayyen formülleri yoktur. Her oyun­cu kendine göre bir telgraf, bir şifre kullanır. Malum olan­lar şunlardır:

    • Burun çekmek.
    • Kağıdı oynarken hızla yere vurmak.

    Maça valesini oynarken, burun çekilirse, bende başka maça yok, buna ası, veya papazı satıyorupı demektir. O zaman, eğer arkadaşında maçanın İkilisi, üçlüsü varsa oy­nar sattırır. Yakut başka maça oynarsa, arkadaşının ona kupa asını vereceğini bildiği için büyütmez, almaz.

    Kağıdı oynarken hızla yere vurmakta, burun çekmenin ifade ettiği anlamla aynıdır.

    Ortak oynamak, fitilde hiç kaybetmemek demektir. Ortakların biri kaybetse, muhakkak diğeri kazanacaktır. Hele telgrafla, birbirlerine yardımla oynanırsa kayıp imkansız, kazanç muhakkaktır.

    Bazen da üç kişi ortak olur, dördüncüyü soyarlar.

    Küçük kupaları, yani ikili, üçlü, dörtlü ve beşliyi ku­cakta saklamak ve sonra almak için, kağıtları tirişörün yapması gerekir. Başkaları kağıt dağıtırken tabi ki bunları alamaz ve bunun için avantajı dört elde bire iner ve her za­man da yapmak mümkün değildir.

    Sirkafa gelince, çok avantajı yoktur ve esasen elli iki kağıtta yalnız kupalar işaretlenir. Hırsız oyuncu, kağıtları kendi yaparken, isvoli çekerek küçük kupaları kendi alır, büyükleri istediğine verir.

    Fitilde sirkafın küçük kağıtları saklamanın avantası pek azdır. En tehlikeli bir şekli ortaklık ve ortaklar arasındaki telgraftır. Bütün bu hilelerden korunmak için, oyuncuların tavırlarını, işaretlerini kontrol altına almak, öksürmelerin, burun çekmelerin aynı şekilde tekrar edip etmediğine dikkat etmek, masa altında ayak hareketlerini kollamak gerekir.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.